Göç olgusu dünyanın en önemli sorunlarından birisi. Göçe zorlanan insanlar yurtlarını terk ediyor, göç yollarında hayatlarından oluyor, yaşamayı başaranlar ise kalpleri kırık olsa da umutlarını yeni yerlere, başka diyarlara taşıyorlar. Hüzün Laleleri bir göç ve umut hikayesi. Ekim Devrimi`nden sonra İstanbul`a göç eden Moskovalı Boris (Aziz) ile 1915 Olaylarından sonra devrin hükümeti tarafından göç ettirilen Ermenilerden Ani ve kızı Elis`in İstanbul`da sonlanan yeni yaşam arayışları ... Olağanüstü tesadüflerle kesişen yollar, umulmadık biçimde yeniden birleşen yaşamlar, ayrılıklar, acılar, ölümler ...
Bu roman bir tarih belgesi olmayıp anlatılan tarihlerde yaşanan gerçek olaylardan esinlenerek kurgulanmıştır. Roman kahramanlarının bir kısmı romanda anlatılanları bizzat yaşamış ve hafızalarında kalanları zaman içerisinde çevreleriyle paylaşmışlardır. Dolayısıyla roman kurgusu içinde gerçektirler. Gerçeklik ile kurgu, okuyucunun bilgisi ve hayal gücüyle anlam kazanacaktır.