Topraktan korkuyorsunuz sanki. Neden? Niçin oturmuyorsunuz yere, çimenlerin, otların üstüne, toprağa? Hem neden evleri birbirinin üstüne yapıyorsunuz? O kadar çok ev üst üste koydunuz, gökyüzü uzağa kaçtı. Sahte ışıklar yaptınız, o kadar çok, o kadar çok, yıldızlar göğü boşalttı. Dağlarınız nerede, büyük ağaçlar, güzel tepeler?
O sabah Elvan her zamanki gibi erkenden uyanmış, yüzünü yıkamış, okula hazırlanmak üzere odasına dönmüştü. O da ne! Yatağında daha önce hiç görmediği, tuhaf giysili, yabancı bir kız vardı. Adının Arinna olduğunu öğrendikleri bu gizemli kız tüm ailede şaşkınlık ve merak yarattı. Zamanla onu evin bir üyesi gibi benimsemelerine rağmen, tavırları ve anlattıklarıyla sanki başka bir coğrafyaya, hatta başka bir zamana aitti! Arinna’nın sırrı çok geçmeden çözülecek, Elvan ve ailesi içinde yaşadıkları uygarlığı sorgulamaktan kendilerini alamayacaklardı.
Çağdaş edebiyatımızın usta kalemi Feyza Hepçilingirler Hitit Prensesi Arinna ile okurlarını Anadolu topraklarında yeşermiş en önemli medeniyetlerden Hitit Uygarlığı`yla tanıştırıyor. Gelişmiş kültürüyle günümüz dünyasına ışık tutan bu kadim uygarlığı, dilinden adalet sistemine dek mercek altına alırken günümüz değerlerini de evrensel bir bakışla sorguluyor.