Platonik ama sonsuz bir tutkuya dair tersine akan bir hikâye bu.
Bir yanda, Ana. Küçük bir kasabanın başarılı, karizmatik, eski belediye başkanı. Canayakın kocası, kızı ve torunu ile mutlu bir aile hayatına sahip altmışlarında bir kadın. Çelik iradeli ve sevecen, merhametli bir savaşçı... Ancak, hayatındaki eksik parçayı bir türlü tamamlayamadığı hissetmektedir.
Diğer yanda, Zeno. Hayat boyu bekâr, emekliliği yaklaşan bir kitap dükkanı sahibi ve tezini tamamlaması kırk yılını almış bir fizik doktorası öğrencisi. Gizemli olduğu kadar da cazibeli, gezgin ve maceraperest bir ruh. Yakışıklı, zeki ve nazik Zeno, "yerleşik hayatı" tercih etmemesi nedeniyle sık sık sorgulanır.
Yıllar boyunca, yolları sürekli ama neredeyse hep bir anlığına kesişen ikili, dünyanın dört bir köşesinden gecenin geç saatlerindeki telefonlar ve mektuplarla iletişimde kalır. Zamanda geriye doğru bir yolculukla, bu romansın yıllar içinde nasıl dallanıp budaklandığına, tüm gelgitlerine tanık olarak... başlangıç anına dek gidiyoruz.
Türkçe’de ilk kez yayımlanan İspanyol yazar ve çizer Jordi Lefebre’den, bir ilişkinin anatomisini, yıllara yayılan farklı dönemlerinden sahnelerle yeniden kurduğu; şefkat ve sevgiyle, incelikli bir komedi ve evrensel gerçeklerle dolu, ustalıkla resmedilmiş bir aşk bulmacası.