Şiir bir alandır; o alanda dolaşanlar var, bir de o alanı aşanlar var. Ben o alanlarda dolaşanlardanım. Okuyucu şiirde ders ve moral arar. Babamın şiirlerinde her ikisinden de bolca bulunmaktadır. Şiirlerin kendine özgü ahengi vardır. Hece, aruz, serbest, tuyuğ vb. Okuyucunun moral dediği şey ahenktir. Han Ayvaz Adıgüzel’in şiirlerinin her biri birer ahenk örneğidir desem yeridir. Ben de bir derlemeci olarak bu görüşteyim. Şair ahenkten kesilirse zorlamanın girdabına düşer. O zaman okuyucunun elinde usançtan başka ne kalır ki? Babam şiirlerim kaybolur endişesini hiç taşımıyordu. Bu şiirler bir kitap haline gelsin düşüncesi de yoktu. Ta ki sosyal medyadan dostlarının ısrarı çoğalınca yanıma geldi; “Bak Meral, dostlarım ne yazıyor, şimdi ben bu şiirleri nerden bulacağım. Sen boşuna mı iletişim fakültesini okudun. Bu vazife senin, ne yaparsan yap, bu şiirleri ara bul, çıkar” dedi. Yaptığım bütün itirazlar geçersiz kaldı. İşte bu kitabın meydana geliş hikayesi böylece başladı. Meral Adıgüzel