Bahçe kapısından girince annesi seslendi;
*Yiğit, neden hemen eve döndün? Bir şey mi oldu?*
Yiğit can sıkıntısıyla gelip, eskimiş yeşil kadife renkli koltuğa oturdu.
*Anne hayalet var mı?*
*Hayalet mi, ne hayaleti? Nereden çıktı şimdi bu?*
*Hiç, Ege ve Mert var diyor.*
*Yok, öyle şey oğlum. Ne hayaleti, kim görmüş?*
*Ben de öyle söyledim, ama ısrar ettiler. Üstelik bizim bahçede görmüşler.*
Yiğit evlerinde bir hayalet olup olmadığını mutlaka öğrenmeliydi…