Kürt ulusal hareketinin önde gelen kültür ve aksiyon adamlarından biridir Osman Sebri. Bu coğrafyada güç dengelerinin değiştiği bir dönemde yaşamış rejimle işbirliği yaparak keyif süremek yerine kişisel çıkarlarını bir yana bırakuıp tarihin ve talihin önüne çıkardığı ağır toplumsal sorumlulukları yerine getirmekten kaçınmamıştır. Bu sebeple defalarca tutuklanıp yargılanmış , idamdan dönmüş, hapsedilmiş, sürgüne gönderilerek susturulup sindirilmeye çalışılmıştır.
Varlıklı bir fedoal ailenin lideri olduğu halde bireysel ve alevi rahatını bozma pahasına yapılan haksızlık ve zulme baş eğmeyen Sebri mücadelesini hem siyasi hem de kültürel ve yazınsal alanda devam ettirerek modern Kürt siyasetinin ve edebiyatının temel taşlarından biri olmuştur.
Halkına adadığı ömrü boyunca doğru bildiklerini savunmakta tereddüt etmeyen Osman Sebri, düşmanları kadar dava arkadaşlarının hatalarını da tenkit etmekten çekinmemiştir. Bu sert eleştirileri sebebiyle elinizdeki kitabın ikinci kısmı olan ve 1931 yılı sonrasını aydınlatan bölüm Sebri`nin dosyası kendisine emanet ettiği Suriye`deki bir arkadaşı tarafından ne yazık ki `kaybedilmiştir.`