Bu kitapta yaklaşık kırk yıl içinde yazdığım “dertleşme / dertlenme yazıları” yer alıyor. Onları geniş bir coğrafyada kaleme aldım. Kalem, coğrafyayı birkaç ince satıra sığacak kadar daraltabiliyor, dağları-çölleri yutacak kadar genişletebiliyor! Kalem, kutsal bir emanettir: Ucunu yüreğinize de, dimağınıza da batırabilirsiniz. Ben bu yazılarda daha çok yüreğime batırdım kalemi. Okumaya evinden ayrılarak başlayan birinin yürek sızılarını başka nasıl anlatabilirdim! Hasretin felsefesinin ne tadı olur; onu içinden duymalı insan ve hep içinde taşımalı ki kendini aradığı zaman orada bulsun.