Osmanlı Devleti’nin dört asır boyunca yönetim merkezi olan Topkapı Sarayı, çeşitli kurum ve fonksiyonlarıyla pek çok araştırmacının dikkatini çekmektedir. Saray teşkilatı Enderun, Bîrun ve Harem olmak üzere üç ana bölümden oluşmaktadır. Elinizdeki bu çalışma Enderun bölümünün en üst sınıfı olan Has Oda hakkındadır.
Enderun bürokrasiye kalifiye eleman yetiştirmek üzere kurulan çok yönlü bir eğitim kurumudur. Yedi ayrı sınıftan oluşan bu eğitim kurumunun en üst sınıfı Has Oda’dır. Has Oda, ilk defa Fatih Sultan Mehmed tarafından kurulmuştur. Yavuz Sultan Selim’in Mısır’ı ilhakının ardından Mukaddes Emanetleri İstanbul’a getirerek bu mekâna yerleştirmesi, buranın farklı bir yapıya bürünmesine sebep olmuştur.
Hz. Peygamber’in, şairlerinden Ka‘b b. Züheyr’e hediye ettiği Hırka-i Şerîf başta olmak üzere birçok Mukaddes eşyanın Has Oda’da muhafaza altına alınmış olması, mekâna manevî bir değer katmıştır. Ayrıca bu dönemden itibaren başlayan ve halen devam eden yirmi dört saat Kur’an-ı Kerim okuma geleneği, bu manevî değeri daha da artırmıştır. Topkapı Sarayı’na yaptığı bir ziyarette bu uygulamaya şahit olan Yahya Kemal Beyatlı’nın şu tespitleri, konunun ehemmiyetini ortaya koyması bakımından oldukça dikkat çekicidir: *Gezintilerimde bir hakikat keşfettim. Bu devletin iki manevî temeli vardır: Fatih’in Ayasofya minaresinden okuttuğu ezan ki hala okunuyor. Selim’in Hırka-i Saadet önünde okuttuğu Kur’an ki hala okunuyor! Eskişehir’in, Afyon Karahisar’ın, Kars’ın genç askerleri siz bu kadar güzel iki şey için döğüştünüz!*