Savaşta sadece masum insanlar acı çekiyor. Üzerindeki kırmızı gömleğiyle ölmüş bedeniTürkiye sahiline vuran küçük Aylan Kurdi’ye ait görüntüleri kim unutabilir? Beni yardım göndermek ya da pek etkili olmayan, yönetimdeki tanıdıklarımla irtibata geçmekten daha fazlasını yapmaya zorlayan şey, savaştan kaçan masum çocukların içler acısı görüntüleriydi. Gözlerimizin önünde yaşananlara sıradan bir insan gözüyle bakmak istedim. Üzülerek belirtmek isterim ki, Aylan bebek bana, ilk kitabım Kabil’den Kaçış’taki Meryem’i hatırlattı. İlk kitabımı bitirdiğimde, Afganistan’ın başkenti Kabil’den kaçışları sırasında ailesi tarafından istemeyerek geride bırakılan küçük kızın hikâyesinin yarım kaldığını hissettim. Her ne kadar Meryem’in tekrar ailesine kavuşmasıyla kitap mutlu sonla bitmiş olsa da, savaşta kaybolan bir çocuğun başına gelebileceklere dair düşünceler her zaman kafamı meşgul etmekteydi. Nadya’nın öyküsü de, bu düşüncelerin etkisiyle, Suriye halkının yaşamlarına, ülkelerine, tarih, sanat ve kültürlerine bir pencere açabilme umuduyla gelişmiştir.