Kâinatı, insanın bedensel ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde yaratan Allah (c.c), akli ve manevi ihtiyaçlarımızı da karşılamak için daima elçiler ve kutsal kitaplar göndermiştir. Son peygamber Hz. Muhammed (s.a.v)’le birlikte vahyin kapısı kapanmış ve Kur’an-ı Kerim günümüze kadar tahrip olmadan gelmiştir. Hz. Muhammed (s.a.v)’in mum ışığında fısıltılar ile anlattığı bu hakikat, günümüzde güneş gibi büyüdü ve tüm dünyada yankılanıyor.
Bu hakikat insanlığın doğru bildiklerinden uzak, kimsenin değiştiremediği bir hakikat olmuştur. Güneşe sahip olan dünyaya da hâkim olacağı gibi, hakikat güneşinin sahibi olan da kâinatın hâkimi olur. Bu güneş öyle bitmek tükenmez bir hakikattir ki, bütün insanlık kıyamete kadar üflese de sönmeyecektir...