Düşünceye yapılacak katkı, hususi bir kültür, dil ve itikat içindeki hakikat imkânlarının özgün bir şekilde kavramsallaştırılıpkuramsallaştırılmasıyla mümkündür. Günümüzde Müslümanlar insani düşünsel müştereğe katkı yapmak istiyorlarsa sahip oldukları itikat, dil ve tevarüs ettikleri bilgi içinde saklı kalan hakikatleri açığa çıkarmalı ve çağın diliyle ortaya koymalıdır. Bütün kitaplarında yeni bir geleneğin inşasına katkı yapmaya büyük bir özen gösteren Taha Abdurrahman bu düşüncesini İslami edimsel alan şeklinde kavramsallaştırmıştır.
Taha Abdurrahman`ın uzun ilmî hayatının özünü anlaşılır bir şekilde sunan Hakikat Arayışı adlı eser, onun İslami edimsel alan üstüne yürüttüğü fikrî çalışmalarının kaçınılmaz temalarından birinin her zaman için hakikat olduğunu belirgin kılıyor. Taha Abdurrahman`ın burada okura sunduğu metinler farklı zamanlarda onunla yapılan söyleşilerin muhkem bir şekilde hazırlanmış hülasalarından oluşuyor. Eser geleneği okumada yöntem, mantıktaki modern gelişmeler, dil bilim teorileri, felsefi tercümenin önemi, Meşşâî İslam felsefesinin eleştirisi, tasavvuf, İslamcılık ve küreselleşme gibi meselelere odaklanıyor. Genel hatlarıyla kültürel alanın farklı meselelerini anlamak isteyen herkesin ilgisini çekecek olan kitap aynı zamanda hadiseleri alabildiğine büyük bir tutkuyla, canlı bir merakla yaklaşan müellifin düşüncesine kısa bir giriş mahiyetinde.
Geçmişin tecrübesini anlaşılır kılmanın yanında geleceği inşayı merkezine alan Hakikat Arayışı, meseleleri güçlü bir felsefi birikimle okuyan, böylelikle bugüne de ışık tutan ufuk açıcı bir çalışma.