"Tolstoy olmasaydı, edebiyat, çobanı olmayan bir sürü, içinden çıkılamaz bir kördüğüm olurdu."
(Anton Çehov)
Tolstoy’un ölümünden 2 yıl sonra basılan bu kitap, 1800’lü yılların ortalarında, Rus İmparatorluğu`na karşı kanının son damlasına kadar kahramanca savaşmış Çeçen direnişçi komutan Hacı Murat`ın hikâyesini anlatır. Tolstoy bu romanında, Rus-Kafkas savaşlarını incelerken savaşın şiddeti, yaşam sevgisi gibi konuları işliyor. Bu iki olay arasında bağlar kuruyor.
Çeçen lideri Şeyh Şamil`e anlaşmazlığa düştükten sonra Rusların tarafına geçen Hacı Murat, çok geçmeden her iki tarafın da güvenini kaybettiğini fark eder. Ruslar tarafından önce sıcak bir karşılama görse de, hemen sonrasında casus olduğu şüphesiyle hapse atılır. Karısı ve oğlunun Çeçenlerin eline düştüğünü öğrendiğindeyse, her şeyi göze alarak ailesini kurtarmak üzere yollara düşer. Ortak bir amaç için savaşan iki adamı karşı karşıya getiren bu mücadele dolu hikâye, yüzyıllar öncesinden bugüne uzanan siyasi sorunların doğasına da ışık tutuyor.