Türk milletinin karakter ve seciyesi, beslendiği kaynaklar itibariyle (coğrafya, inanç, tarih) diğer millet ve toplumlardan farklıdır. Bu farklılık, “Haç-Hilâl” çekişmesinde Hilâl’in bayraktarı olmasına, medeniyet yarışında Asya kültürünü temsil etmesine yol açmıştır. Bu durum O’nu özel kılar. Bu sebeple Batı’dan Doğu’ya yönelen her tehdit ve tehlike, Türk milletine karşı yapılmıştır.
Birinci Dünya Savaşı sonrasında Batı ülkelerinin Türkler için yıllarca yaptığı projeler meyvelerini vermeye başlamış gibiydi. Millî Mücadele gerçekleştirilmeseydi veya başarılı olmasaydı, gerçekten Batı projeleri hayata geçirilmiş olacaktı. Millî Mücadele’nin başarılı olması bu projelerin sonuçsuz kalmasına sebep oldu. Millî Mücadele’nin başarılı olacağını gören İtilaf devletleri yeni yöntemlere başvurarak, yıllarca birlikte yaşamış insanları birbirine hasım göstermeye çalıştılar.
Bu eser, söz konusu planın yalnızca küçük bir kesitini oluşturmaktadır`. 1919 yılı, bir sonun ve bir başlangıcın yol ayrımıdır. Bir milletin varlığının devamı veya yok oluşudur. Bu dönemde önce senaryonun parçalama perdesi sahnelenmiştir. Oyunun finalinde, tarih bizi yanıltmıyor ise yok olma vardır. Eserde, senaryonun birinci perdesindeki olaylar ele alınmıştır.