Kentleri inşa ederken şairin kullandığı dil yapısı hayli devingen. Dizelere bakıldığında şairin kaleminin, tabiata tutulmuş̧ bir aynayken yeri geldiğinde birbiriyle ilintili birçok figürü okur belleğine kaydeden bir kamera işlevine büründüğü görülüyor. Özellikle “kedi, mevsim, sepya, veda, tanrı, sevgili, zangoç, madalyon, zaman, çocukluk, yarasa, kuyu, kokulu silgi vb.” gibi sözcüklerin büründüğü ilintiler dikkat çekici. “GÖZCE” şiirinde:
“Ey sevgili ey
Gözce bilseydin eğer
Söze ne hacet
Şiirlere türkülere
Destanlara masallara
Gözce bilseydin eğer”