İmparatorluğun kendi dışındaki dünyalara, Batı`ya dikkat kesildiği bir dönemde, yine o dünyanın sahilinden gelen bir başka dünya... Cezayir esir pazarlarından payitahta uzanan bir serüven... Aimee`nin çocukluk rüyalarının gerçekleşerek Nakşidil Sultan olma öyküsü...
İmparatorluğun sancılı dönemlerinde ulema-asker ve saray içi hesaplaşmalar arasında sıkışan "iktidardakiler"in hazin çırpınışlarını trajik boyutuyla sunmakta... İhtilallerin kişisel ihtiraslarla pekişmesiyle güçlenen, bir anlamda imparatorluğun derin devletinin işleyişini... Doğu`nun sönükleşen nuru karşısında Batı`nm parlayan yıldızının ışığı ile gözleri kamaşanların şaşkınlıklarını... Bu romanda bunlardan fazlasını bulacaksınız.