Nail Uyar, gerçekçi anlatımıyla, ustaca oluşturduğu öykülerini sade bir dil ve akıcı bir üslupla anlatıyor. Öykülerindeki sürükleyicilik, dili çok iyi kullanmasından ve ustaca anlatımından kaynaklanıyor. Birkaç kalem vuruşuyla ilginç tiplemeler çizen yazar, aynı zamanda iyi bir diyalog ustasıdır.
Yazar, bu kitabında İzmir’den Ardahan’a dek Anadolu’da yaşayan insanların acılarını, aşklarını, umutlarını, umutsuzluklarını, ölüm karşısındaki çaresizliklerini seçkin bir sanat yetkinliğiyle ortaya koyuyor; salt koymakla kalmıyor, kimi zaman baskıya ve zulme karşı boyun eğmemeleri gerektiğini de anımsatıyor.
Kitaptaki öyküleri okuyunca içinizden bir şeylerin koptuğunu hissedecek; bazen duygulanacak, bazen gülecek, bazen de öfkeleneceksiniz.
Edebiyatımızda gerçekçilik (realizm) akımını sürdüren Nail Uyar’ın bu ilk öykü kitabını severek, bir solukta okuyacağınıza inanıyoruz.