“Meydanı olmayan şehir, kasaba, köy var mıdır?” dedim.
“Yoktur, her halk göçebedir biraz,” dedi sevgililer paltomun altından seslenerek. Tek bir ağızdan çıkmıştı sözleri ve bir ağızdan devam ettiler.
“Meydanlar, dur durak bilmeyen koşturmacası, kalıcılığa olanak vermeyen devinimiyle kişioğlunun yolculuk isteğine, diğerleriyle hayatını kesiştirme arzusuna yanıt verir. Evlerden çıkılır ve aynı meydanlardan geçerek eve dönülür. İşte hayatların kesiştiği yer burası olduğu içindir ki devrimler meydanlarda olur.”