Göç sosyolojisi açısından hicret konusu çok değişik açılardan ele alınarak incelenmiştir. Çalışmada hicretin toplusal, kültürel, siyasal ve ekonomik nedenleri üzerinde durulmuştur. Araştırmamızdan elde ettiğimiz bilgilere baktığımızda bu olgunun evrensel bir boyut taşıdığı görülmektedir. İnsanın var olmasıyla Birlikte olmuş olan hicret veya göç günümüze kadar devam etmiş, insanlık yaşadığı sürece de devam edecektir. Hicret, ilk insandan günümüze kadar devam eden toplumsal bir olgudur. Toplumda yaygın olarak kullanılan anlamı ise Hz. Peygamber’in Mekke’den Medine’ ye göç etmesi demektir. Hicret gerçekte Allah’ın dinini insanlara bildirmekle görevli olan peygamberlerin ortak bir sünnetidir.

Medeniyetlerin kurulmasında hicretin büyük etkisinin olduğu bir gerçektir. Dünyada meydana gelen büyük değişimlerin hicretle yakın ilişkisi bulunmaktadır. Dolayısıyla büyükk medeniyetlerin doğuşu, büyük göç hareketleriyle ve göçlerin eliyle gerçekleştirilmiştir. Hz. Peygamber’in ve Müslümanların Mekke’den Medine’ye hicretini, yeni bir medeniyetin kuruluşunun ilk adımları olarak kabul etmek mümkündür.