Hanginiz benimle şiir konuşmaya layıksınız? Seradaki tomurcuklarsınız siz, anca konuşmayı bilirsiniz, hiçbir şey yapmazsınız başka, şiirin alevini gördünüz mü, kükremesini duydunuz mu? Hiçbiriniz şiirin ruhuna ve yaralarına dokunmadınız. Hiçbiriniz tatmadınız şiiri. Dünyanın maddi cazibelerinden yukarıda duran hiç kimse yoktur. Son büyük şairimiz asilce öldü. Gecenin içinde dikildi imanla. İşe yaramaz bilgilerle dolu işgüzarlardan başka bir şey değilsiniz siz.
Gerçek ile hayalin, özgürlük ile esaretin kesiştiği bir distopya...
Death Fugue, Sheng Keyi’den baskı altındaki toplumların karanlık yüzünü gözler önüne seren, insanların hayatta kalma mücadelesi verdiği, tuhaf bir diktatörlük altında şekillenen öksüz bir dünya tasviri… Gerçek, kuruntu, aşk, hakikat, delilik, zaman ve bellek üstüne kendi ülkesinde yayımlanamayan bir isyan mektubu…
Yuan Mengliu, geçmişte başarılı bir şairken, şimdilerde varoluşsal çıkmazında kaybolmuş, hayatında keskin dönüşler geçirmiş bir cerrahtır. Mengliu`nun içsel yolculuğu, ona hem bireysel özgürlüğünü hem de toplumun derin yaralarını sorgulatır. Sheng Keyi, toplumsal değişim, baskı ve bireyin isyan etme arzusu gibi evrensel temaları derin bir metafor ve şiirsel bir dille işlerken, cümleleriyle günümüz toplumuna keskin bir ayna tutuyor. Modern dünyanın huzursuzluklarını ve bireyin sisteme karşı mücadelesini anlamak isteyen herkes için çetin ve çarpıcı bir roman Death Fugue.