Reşo: “Hangi adelete?” dedi, “Şêx Said ve arkadaşla¬rına uyguladığınız adelete mi?” dedi. İbrahim daha da sinirlenmişti.
Yüzbaşı askerlere: “Reşo önde, biz arkada; onu takip edeceğiz.” dedi, “Hadi Reşo.” dedi, “Önümüze düş, yoksa burada öldürürüm seni.” dedi.
Ve Reşo’yu en öne sürerek sırtına silahını dayadı. “Yürü!” dedi. Reşo Devetaş’taki mağaraya doğru yürü¬meye başladı. Yüzbaşı’yla birlikte Reşo’yu esir alan birkaç Kürt asker; Reşo’yla İbrahim arasındaki konuşmadan etki-lenmiş, İbrahim’e kinlenmişlerdi. Fırsat bulsalar Yüz¬başı’yı öldürebilirlerdi. Reşo mağaraya doğru ilerlerken tüm bu yaşananları ve çaresizliği ilklerine kadar hissedi¬yordu. Artık Tendürek Dağı’ndaki mağaraya yaklaşmış¬lardı. Mağaraya yaklaşan askerleri fark eden Zeynê sila¬hıyla ateş etmeye başladı. Yüzbaşı, askerlere mağaranın etrafını sarmalarını emretti.