…
Sınıfa o yıl başka bir okuldan, Şevket adında, şaka yapmayı çok seven afacan bir öğrenci gelmişti. Şevket’in her konuda değişik fikirleri vardı.
“Derslerin kırk dakika, teneffüslerinse on beş dakika olması sizce de haksızlık değil mi arkadaşlar?” dedi bir gün.
Bütün sınıf Şevket’in bu cümlesini hayretle dinledi. Onlar da içlerinden böyle geçiriyorlardı ama bunu daha önce hiçbiri dillendirmemişti.
“Bence de haksızlık bu!” dedi Metin. “Ama biz ne yapabiliriz ki?”
“Evet, biz hiçbir şey yapamayız.” dedi Sinan.
“Durun bakalım, öyle hemen umutsuzluğa kapılmayın. Ben bir şeyler düşüneceğim.” dedi Şevket.
…