Wittgenstein’ın analiz eden, anlamaya çalışan ve bir tür öz farkındalık üzerinden terapi yapan felsefi tutumu; onun, felsefe dışındaki alanlarda da bir model olarak kabul görmesine imkân tanımıştır. Örneğin onun geç dönem düşüncelerinin etkilerini; antropolojiden siyaset kuramına, sosyolojiden postmodernizme kadar oldukça geniş bir yelpazede izlemek mümkün. Bu kitap ise konunun Türkçede neredeyse tamamen ihmal edilmiş bir yönü üzerine: Din felsefesi! Ülkemizde -hepimizin bildiği ve yaşadığı üzere- genel olarak *din* hakkında ve daha da özelde *dinî araştırmalarda* çok derinden bir kavramsal karmaşa mevcut. Bu kitapta yer alan Wittgensteincı felsefi soruşturmalar, bu türden karmaşaların aşılabilmesi için küçük bir katkı.