“Genç Fatih, bir aralık gözlerini kapadı, bu uğultuyu dinledi. Bizans, 1125 yıldan beri Şarkî Roma’ya payitahtlık eden büyük şehir, sanki ev ev, köşe köşe, mahalle mahalle yıkılıyor, çöküyor, kayboluyordu. Kulaklara akseden uğultuda böyle derin ve umumî bir inhidamın iniltisi seziliyordu.
Fatih, bu iniltiye dayanamamış gibi göründü. Yüzünü yanı başında duranlardan Zağanos Paşa’ya döndürdü:
“Şehir,” dedi, “yıkılmasın, canım sıkılır.”
O, imanlı bir sesle efendisini temin etmekte acele gösterdi:
“Türkler, şehir almayı bildikleri kadar aldıkları şehirleri korumayı da bilirler. İstanbul’un tek bir taşı yerinden düşmeyecektir sultanım.”
İstanbul’un fethi sadece Türk tarihini değil dünya tarihini de şekillendiren mühim olaylardan birisidir. Fetih ve Fatih hakkında gerek yurt içinde gerekse yurt dışında pek çok kitap yayımlanmış fetih, araştırmacısından romancısına her türden yazarın eserlerine konu olmuştur. Türk edebiyatında tarihî roman denince akla gelen ilk isimlerden birisi olan M. Turhan Tan’ın Yedigün dergisinde neşredilen bu kısa fakat çarpıcı romanı Fatih İstanbul’dafetih kitaplığına küçük de olsa katkı sağlayacak cinstendir.