*Gülüp durma!* diye uyardı kadın. Sesi keskin ve soğuktu; bir tehlikeyi fısıldar gibi ürkütücü. Evin içindeki her şeyi kesti buyruğuyla. Kuşun ötüşünü, sokaktan yükselen kornaları, mobilyaların güneşte çatırdamalarını. Başını çevirip kızının gözlerinde sönen sevinci görünce ileri gittiğini düşünerek cümleyi yeniden kurdu: *Gülüp durma yoksa büyüyemezsin.*
Fantastik Şeyler’ le öykü yolculuğunun yedinci istasyonunda Naime Erkovan. Her durakta yeni boyutlar katarak bir kez daha yükseltiyor çıtasını kurgunun. Fantastik bir damarda atıyor yine Türk edebiyatının nabzı.