Yorulmuştu, ama o da hayatı yormuştu… Kat kat açan gül gibiydi hayatı. Her katı bir çile yumağı… Şimdi son katmanındaydı hayatın; kıyılarına vurmuştu.
Bu duygu zembereğinden yayılan dalgalar yüreğinin odalarını sızlatarak geçerken, içinden derin bir ah çekti. Kalemi eline aldı. Şimdi kaleminden dökülenler kalbi, hayatı, varlığıydı.
Yeşile doymuş sis dağları yalarken
Ben yollardayım, kıvrım kıvrım yollarda
Sen sıcacık yatağında bensiz uyurken
Ben, yaşanmış hikâyelerin koynunda;
Seni arıyorum eylül sarısı yapraklarda