seni aramazdım yağmur durmazdı baş ucumda bir tencere dan dan dana dana dan dan damlalar düşlerime damlar avludaki yüznumaranın kırık kapısı rüzgarla ritim tutardı çaykovski’yi bilmezdim o zamanlar ne de schubert’i ariel dorfman’ı artist sanırdım ‘genç kız ve ölümü’ nazım’ın tanya’sı bunları babam anlatırdı da takmazdım varsa yoksa aşık ihsanî radyoda yasaklar ruhi su’yla başlardı yastığımın altında ihtiyar bir 7.65’lik duvarda ernesto che guevara her gece kışlık sarayı basardım