Kocaman bir gölgesi olması gerekirken küçük bir çocuk kadardı gölgesi. Aynı şekilde ananesinin gölgesi de küçüktü. Bu nasıl olabilirdi kiiii?
Kendi evlerinde daha önce hiç böyle bir şeyle karşılaşmamıştı. Bu ağacın yanına gelince olmuştu bu!
Bu ağaçta büyük bir sır olmalıydıı! Hemen ananesine:
“Ananee! Benim gördüğümü sen de gördün müü? Ağacın gölgesi küçücük!”
“Evet oğlum gördüm. Bu işte bir tuhaflık var. İlk kez böyle bir şey görüyorum. Bu bir sır olarak aramızda kalsın tamam mıı? Aynı zamanda sana bir görev de veriyorum. Gelecek sene gelip bu sırrı çözmelisin! Ama unutma yalnızca sen çözeceksin. Bu sırrı ancak sen çözebilirsin.” dedi.
Bu gizemli gölge olayını ananesinin de dediği gibi sadece Samura çözebilirdi.
*
Bu düşünceler akıllarına geldikçe daha da korkuyorlardı. Bu kasaba gerçekten çok ilginç bir kasabaydı. Bu kasabada bir sürü sır vardı. Bu sırları çözmeye çalışanların başına da kötü şeyler geliyordu.
Nila ve Samura da bu sırlardan birisini çözmek isterken bu iri adam bu odaya onları kilitlemişti. Taşlar iyice yerine oturuyordu. Nila ve Samura yaşanılan her durumdan bir ipucu çıkarmaya çalışıyordu.
Önce yapmaları gereken tek şey bu kulübeden kurtulmaktı…
Heyecan ve macera dolu bir serüvene hazır mısınız?