Türlü anlamlar icat ettiğim yılların yazılarını topladım bu kitaba. Hayata ilk uyandığım köy günlerim var sayfalarda, üniversite günlüklerim… Kıyı köşe Anadolu memleketlerinin gazete köşeleri, yollanmamış mektuplar… Düşler, acılar, umutlar ve asla söylenememişler… Uzak şehirler, sokak lambaları, bir sırra uzanan yollar… Küçük yaz bahçeleri, avare saatler, dut ağaçları... Başı öne düşmüş yürüyüşler, çay ocakları, gar kahveleri, fuarlar… Hatıraları erik ağaçlarına emanet çocukluk, düş yağmurlarına tutulmuş gençlik, görevler, idealler ve öğretmenlik… Sonrası hiç! Sonrası da öncesi gibi altı çizilmeyecek satırlar… Onu anladım ben anladımsa. Altı çizilecek satırlar kovalamayı değil öylesine konuşabilmeyi…