Tükendi
Stok AlarmıMutlaka duymuşsunuzdur, Tuba Ağacı mitolojisini. Cennette olduğuna inanılan bir ağaçtır Tuba Ağacı. Güzellikte onun bir benzerinin olmadığı; altına varıp yukarı doğru bakıldığında gayet büyük olduğu ve dalları her yana yayıldığı için ondan başka bir şeyin görünmediği; cennette ondan daha güzel kokan başka da bir şeyin olmadığı şeklinde tasvir edilir.
Cennette bulunan her nimetin dünyada da bir yansıması olduğuna inanılır. Bu sebeple herkes bu dünyadaki Tuba Ağacı’nı arama çabasındaymış. Onun bir dalına tutunan herkesin kurtulacağına inanılır.
Eğer gerçekte böyle bir şey varsa, yani dünyada bir Tuba Ağacı mevcutsa ve ona tutunan kurtulacaksa ben bu ağacın Kur’an olduğuna inanıyorum.
Kur’an, kökleri gökte dalları yerde bir Tuba Ağacı’dır. Ayetleri, insan ruhunun açlığını gideren meyvelerdir ve bunların tüketilmesi mümkün değildir. Bu meyveler ile beslenen herkesin dimağında farklı lezzetler kalmaktadır. Tıpkı, Prof. Dr. Mim Kemal ÖKE’nin ifade ettiği gibi: Kökleri gökte, dalları yerde bir ağaç. Gölgesine
sığınmış insanlar, meyvelerinden yemeye çalışıyor. Aslında o ağaç, ağaç değil; meyve de meyve!
Güvercin Ürkekliği ve Kardelen Cesareti romanlarından sonra yazar şimdide serinin üçüncü kitabı olan Tuba Ağacı romanı ile karşımıza çıkmış bulunuyor.
Hikâyenin sürükleyici etkisi katlanarak devam ediyor. Keyif alarak okuyacağınıza inancımız tamdır.