Ben bu yazarı bir yerden tanıyorum ama nerden?

Eminim şu an içinizden birileri kendine bu sözü söylüyor. Benimle hiç karşılaşmadığından emin olsa bile aklından bu soru geçiyor. Kendinizi yormamanız için söylüyorum. Beni tanıyorsunuz... Paralel evrende aramızda çok güçlü bir bağ var. Bu nedenle de yoğun bir hisse kapıldınız. Belki en yakın arkadaşınızım. Belki de ailenizden bir birey olarak her vaktinizi beraber geçirdiğiniz kişiyim. Belki en büyük kazancınızım. Belki de en ağır kaybınız… Ama her koşulda birbirimizi tanıyoruz. İllaki bir erkek olarak düşünmenize gerek yok. Belki de bir kadın bedeniyle karşınızdayım paralel evrende. Enerjinin, yani ruhun cinsiyeti yoktur. Cinsiyet, sadece bu dünya boyutunda üzerimize giydiğimiz kıyafet farkından ötürüdür. Bu yüzden geniş açıdan düşünmelisiniz. Ve esasında aradığım kişi de sizsiniz…

Kaç defa doğabilirsiniz? Her yaşta doğabilir misiniz?
Enkarne için sadece insan bedeni mi gerekli?
Tesadüfler mi size daha yakın kavram yoksa tesadüflere saklanan gizemler mi?
Kadın, doğa ve hayvanlar neden bu kadar önemli? Evrenin sırrına ulaşmak için öncelikle bu üç kavramın kutsallığına varmak mı gerekir?
Karma öğretisini neden hayat felsefemiz olarak almalıyız?
Dünya kardeşliği, dünya barışı, tüm varlıklara eşit gözle bakmak bize ne kazandırır?
Yaratıcı’ya ulaşmak için ne gerekli? Yanlış Yaratıcı’ya mı inanıyoruz?
Tüm bunları bilimsel veriler ve tartışmaların ağırlığında değil; romandaki kahramanın başından geçen serüvenlerin tatlılığında öğreneceksiniz. Sizlere paralel evren, boyutlar arası geçişler, yaşama amacımız gibi konuları açıklamayacağım. Sizler romandaki kahraman olacaksınız ve bunları yaşayarak öğreneceksiniz.
Hepinize güzel bir macera diliyorum.