Kitabımızın içeriği, ülkemizde “eğitim sosyolojisi” alanında yerleşmiş bir müfredat programını oluşturmuştur. Kuşkusuz toplumsal değişmeler ülkemizde yoğun biçimde sürmektedir. Bu değişmeler akademik alanlarda da görülmektedir. Her yeni baskıda, kitabı yeni araştırma bulgularıyla, yeni düzenlemelerle, uygulamalarla genişletmeyi ve geliştirmeyi ilke edinmiş bir araştırıcı olarak bu baskıda da aynı ilkenin sürdürülmesine çalışılmıştır. Birçok bölümlerde ve istatistiklerde gerekli güncellemeler yapılmıştır. Yeni gelişmeler doğrultusunda kitaba yeni konular eklenmiştir. Bu bölümler şunlardır: Çevre eğitimi, bilgisayarlar ve internet, toplumsal cinsiyet, öğretmenlerde tükenmişlik, sivil toplum örgütleri ve eğitimbilimsel işlevleri, siyaset ve eğitim, okul ve şiddet, gelecekte eğitim, yükseköğretim ve toplum, ahlak eğitimi, çok kültürlülük ve eğitim, eleştirel pedagoji, küreselleşme ve eğitim, beyin göçü vs. Eğitim sosyolojisi alanının tüm eğitici ve öğretmenlere ne kadar yararlı olduğu gün geçtikçe daha iyi anlaşılmaktadır. Bu alandaki kuramsal ve uygulamalı konuların önem kazanması ve bunların müfredata yansıması ile nitelikli eğitimcilerin artması kuşkusuzdur. Sosyologların çalışmaları, araştırmaları artık hem yurt dışında hem de ülkemizde, aranan ve istenen bir boyuta gelmişken bu dersin gerekçesi açıklanmadan seçimlik duruma getirilmesi anlamsız olmaktadır. Eğitim sosyolojisinde araştırılacak daha pek çok konu var. İktidarların sık sık programlar üzerinde oynayarak işlerine gelmeyen alanları kırpmaları ve kaldırmaları bilim adamlarının umurunda bile değildir. Onlar çalışmalarına devam etmektedir. Toplum değişiyor, dünya değişiyor. Toplumlar daha karmaşık duruma geliyor. Bu durumda toplum araştırmaları daha çok önem kazanıyor. Bu gerçek artık iyi bilinip, ilgililerin kafalarına yerleşmeli. Öğrencilerimizi önce insan ve iyi bir yurttaş olarak yetiştirmek ve etik değerlerle do-natmak, bu dersin amaçlarıdır. Tüm öğrencilerimiz ve eğitimcilerimize bu gerçeği anımsatarak sevgi ve başarı dileklerimi sunuyorum.