Eğitimin bireysel etkinliklerinden daha çok sosyal boyutuyla tartışılmaya başlandığı günümüz toplumlarında; küreselleşmeden kültüre, politikadan göç kavramına, toplumsal hareketlilikten fırsat eşitliğine, aidiyetten toplumsal tabakalaşmaya kadar geniş bir yelpazede “kalburüstü” kavramların ön plana çıktığı, dolayısıyla eğitim sosyolojisinin altının kalın çizgilerle çizilmeye başlandığı görülmektedir.
Sosyolojiyle tanışmayan, sosyolojiyle eğitsel anlamda katma değerler üretemeyen, eğitimin sosyal kurumlarla/kavramlarla/olgularla olan ilişkisini bütüncül bir bakış açısıyla değerlendiremeyen bir anlayışın; özellikle eğitsel açıdan birbirinden kopuk kaba pozitivist bir nedensellik anlayışı ile bilgiyi, değerleri ya da becerileri inşaa ettiği aşikârdır. Eğitim sosyolojisi yalın bir kuramsal değerlendirme ya da özetleme olmanın ötesinde “yaşayan”, toplumsal anlamda geleceğe projeksiyon tutan önemli bir altdisiplindir. Rutine indirgenmiş eğitsel kavramların dışına çıkılarak sosyolojik bir çerçevede yorumlar, analizler ve değerlendirmeler yapmak, geleneksel eğitim paradigmasının sınırlarının dışına çıkılmasına ivme kazandırmaktadır.
Bu kitapla eğitim sosyolojisi bağlamında ulusal ve uluslararası araştırmaların harmanlandığı, sosyolojinin kapsamlı bir bakış açısıyla ve özenle eğitsel bir perspektiften süzüldüğü, sadece eğitim fakülteleri için değil sosyolojiye merak duyan her bir birey için kaynak olacağı düşünülmüştür. Eğitim sosyolojisi alan yazınına mütevazi bir katkı sağlayacağı düşünülenve bir ekip ruhuyla hazırlanan bu kitabın faydalı olması dileğiyle…