Sınırsız insan ihtiyaçlarının sınırlı kaynaklarla karşılanmasını amaçlayan bir disiplin olan ekonomi, bireylerin maliyet yarar analizi yaparak kendisi ve dolayısıyla tüm toplum için doğru kararlar vermesi beklentisi içerisindedir. Benzer şekilde eğitimde bireylere problem çözme becerisi kazandırarak hayatta isabetli tercihler yapmasını hedeflemektedir. Bu noktada temel sayıtlı, eğitimli insanların maliyet yarar analizini daha etkili yaptıkları ve daha etkin kararlar verdikleri yönündedir. Yani her iki disiplinde bireylerin rasyonel karar verme davranışlarına odaklanmaktadır. Bununla birlikte eğitimin ekonomik verimliliğe etkisi, eğitim ve kalkınma arasındaki doğrusal ilişki, eğitimin bilinçli üretici ve tüketici yetiştirme işlevi, eğitime ayrılan kaynakların rasyonel kullanımı, eğitimin istihdam ilişkisi, eğitime finansman sağlanması ve bu finansmanın kullanımı vb. değişkenler eğitim ekonomisini ortaya çıkarmış ve eğitimcilerle ekonomistlerin iş birliğini zorunlu kılmıştır. Bununla birlikte ekonominin verilerinin eğitime uyarlanması, önceden belirlenen amaçlara ulaşmak için çizilen yol haritası olarak tanımlanabilecek planlama disiplinini gerektirmektedir. Bu nedenle, eğitim ve okul sisteminin ne şekilde oluşturulacağı, okul kademelerinin nasıl yapılandırılacağı, hangi program türünden ne kadar okul açılacağı,fırsat ve imkân eşitliğinin hangi yollarla sağlanacağı, ne kadar ve nasıl öğretmen yerleştirileceği ve istihdam edileceği vb. sorulara cevap arayan bir başka disiplin olan eğitim planlamasının doğmasına yol açmıştır. Bu kitapta eğitim ekonomisi ve eğitim planlaması ve hatta eğitim politikalarının bir arada verilmesi, hem makro hem de okula dayalı ekonomi ve planlamaya değinilmesi ve aralarındaki ilişkinin irdelenmesi çalışmaya zenginlik kaynağı düşünülmektedir. Bu nedenle bu kitap başta okul yöneticilerinin, eğitim yönetimi alanındaki lisansüstü öğrencilerinin ve alan uzmanlarının incelemesine sunulmuştur.