Değişmeyen Tek Şey Değişimin Kendisidir.
Öncelikle bugünün modern iş gücünün ne kadar farklı olduğuna bir bakalım. An itibariyle iş gücünde, yaşları 16 ile 75 (bazen daha da fazla) arasında değişen, beş farklı kuşaktan insan var. Ayrıca, bu kuşakların içinde de giderek daha farklı kesimlerden insanlar yer alıyor. Cinsiyete, ırka, etnik kökene ya da dine; hangi kritere bakarsanız bakın, bugün işyeri 50 sene, hatta belki 10-20 sene öncesine göre çok farklı görünüyor. Yaş, kültür ve başka bir sürü farklılığın üstüne, bir de hepimizin farklı kişilikleri var! Kim olduğumuz ve nasıl düşündüğümüz, hayatımızın bu ânına kadar tecrübe ettiğimiz şeyler tarafından belirleniyor. Her birey, olayları kendince değerlendiriyor ve bu değerlendirmeler kariyerlere yansıyor. Atılacak ilk adım, bu farklılıkların olduğunu, olmaya da devam edeceğini kabul etmek. Birbirinden farklı olan bakış açılarına saygı duymak ve bunları kucaklamak durumundayız. Bunu yaparsak, bu farklılıklara karşı değil, bu farklılıklar arasında iletişim kurmaya başlayabiliriz.
Elinizdeki kitap, bu önemli konuşmaları başlatacak ve yönlendirecek pratik araçlar sunuyor. Kullanılacak mecra ve sözlerden, benimsenecek stratejilerden bahsediyor. İnşa edilecek ve dönüştürülecek fiziksel alanlardan söz ediyor. Kitap, herhangi bir konuda yeni bir yaklaşım sergilemenin, eninde sonunda sizi ileriye taşıyacak yeni bir diyalog kurmak için fırsat verdiğini anlatıyor.
“Mutlaka okunması gereken bu kitap, zorlu konuşmalarla başa çıkmak için bir yaklaşım sunduğu gibi daha üretken ve insani ilişkiler adına insanları bir araya getirmek için bir yol haritası çiziyor.”