Kalem "aşk" ı anlatmaya başlayınca, kağıttaki hücreler kendinden geçti ve secdeye kapandı. Yazıldı ve anlatıldı iki beşer, iki öykü... Acaba hangisi gerçek, hangisi hayal?
"Aşk balığın karnındaki Hz. Yunus`un gözyaşlarının ve dualarının, Hz. İbrahim`in ateşini söndürmesidir." Diye karşımıza çıktı hakikat. Sonra bir mumun etrafındaki iki gölge belirdi. Gölgelerden biri, yanan ateşin sıcaklığında kül oldu gitti. Gölgelerden diğeri ise ateş bana değmesin diyerek mumun kıyısından ayrılıp gücünü yitirerek bir nefesin üflemesiyle kendini kaybetti.
Hakikaten neydi? Gerçeğin kendisi?.. Bir mumda hakiki gölge olabilmek değil miydi hâlbuki? Mum ile gölge arasında geçen ömür, hakikate ulaşmazsa gölgenin de ateşin de ne hükmü var ki?