Leninizm, 20. yüzyılın bütün siyasal ve toplumsal devrimlerinin kalbinde işledi. Toplumsal tarihin öncü lokomotifi oldu. Dünya kapitalizminin 21. yüzyıl dünya tarihsel kesitinden toplumsal devrimin bütün koşulları yeni düzeyde oluşuyor. Dünyada sınıf mücadeleleri ve ezilenlerin isyanları ardışık devrimleri dalgalar biçiminde kapitalizmin kıyılarını dövüyor ve bu mücadeleler çoklu kriz içindeki dünya kapitalizmini sarsıyor. 21. yüzyılın girişindeki bu isyanlar parlayan ve sönümlenen bir medcezir gibi yürüyor. Ne yazık ki toplumsal isyanlar henüz bir toplumsal devrimle, onun en ileri formu olan sosyalizmle taçlanmıyor. Bu durum şimdilik yeni devrimleri mayalıyor ve bazılarının da imkanlarını hazırlıyor. Rojava’da olduğu gibi toplumsal tarih sahnesine bir varlık olarak taşıyor. Leninizmin güncelliği tam da burada, kendini çağın devrimci ihtiyacı olarak en şiddetli biçimde hissettiriyor.