Aleladeliğin ardındaki gizemi ortaya çıkarmak için uğraşan, üstü örtülmüş yakıcı gerçeklerin peşinden inatla koşan bir televizyon muhabiri bir roman yazmak istiyor. Romanının konusu belli değil. Zaten o da ne yazacağından çok nasıl yazacağını düşünüyor. Yazdıkça geçmişinin hayaletleri de canlanıyor. İş ve kader ortağı kameraman, müzik tutkunu cerrah anne, sebatla tuttuğu defterlerini kimselere göstermeyen baba, habercilik mesleğinin nahoş incelikleri, gerçeküstü gibi görünen tuhaf iş kazaları, var olmanın *havadan gelip havaya giden* hafifliği... Dünyada Bir Yerde zamanlar ve sekanslar arası yumuşak geçişlerle ilerleyen, şiirle el ele tutuşmuş bir anlatı.