Tükendi
Stok Alarmı6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli olarak meydana gelen 7.7 ve 7.6 şiddetindeki depremler, tektonik yapıları ve jeomorfolojik etkileri itibariyle dünyada ender bir hadise olduğu kadar beşerî sonuçları itibariyle de Türkiye için bir dönüm noktası olmuştur. Sosyal, ekonomik ve kültürel alanlar başta olmak üzere hayatın neredeyse bütün veçhelerinde derin kırılmalara yol açan depremlerin olumsuz etkilerini analiz edip önlemler almak büyük bir önem arz etmektedir. Bu bağlamda yürütülen çalışmaların daha çok teknik alanlara yönelmesi, meselenin sosyal boyutunun ihmal edilmesine neden olmuştur. Oysa meselenin dini ve sosyal boyutlarının analiz edilmesi, bireysel ve toplumsal rehabilitasyonun sağlanması açısından hayati bir
önem taşımaktadır. Türkiye’de yaşayan insanların ve depremzedelerin kahir ekseriyetinin
Müslüman olması, İslam’ın tabii felaketlerle karşılaşan insanlara ne tür ilke ve hükümlerle çözümler sunduğu sorununu gündeme getirmiştir. Bu çalışma, böyle bir soruna İslami ilimlerden hareketle yanıtlar verme
amacına matuf olarak hazırlanmıştır. Çalışmada yer bilimlerinden başlayarak, tefsir, kelam, hadis, fıkıh, tasavvuf, din psikolojisi, din sosyolojisi, din eğitimi, din felsefesi, İslam felsefesi, Arap dili ve belagati, İslami
Türk edebiyatı, dini musiki ile İslam tarihi ve sanatları disiplinlerine ait metinler yer almaktadır. Deprem ve sonrasında ortaya çıkan beşerî ve sosyal süreçlere dair özgün bilimsel içerikler barındıran makalelerin bu alandaki boşluğu dolduracağına inanıyoruz.