Mezopotamya toprakları binlerce yıldır pek çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bu sahipliğe sahip her toplum zaman zaman yaşadıklarıyla ve yaşattıklarıyla anılır. Kanla bezenen toprak, neslimizin de devamına ışık tutar ve bizler geçmişin izleri üstünde büyürüz. Mezopotamya’nın gizi ile harmanlanırız.
‘Ağlamaktan yüreği daralmıştı, bozkıra vurdu kendini,’ der Fransız tarihçi Jean Bottero ‘Mezopotamya Mitolojisi’ kitabında.
Yüreğimizin daraldığı, kendimizi bozkıra vurma isteğiyle gizlerin ortaya çıktığı anlara şahitlik ediyoruz.
Bu kitapta yazar; kültür, kimlik ve başarı Doktrininden yola çıkarak kişide bıraktığı enkazın izlerini farklı bir üslup ve kurguyla anlatmıştır. Kaharamanımızın geçmişiyle yüzleşmek için çıktığı serüvenin psikolojik gerilimlerini takip ederken aynı zamanda kendimizi de sınıyoruz.
Ömer Faruk Kurtebe