Her şey olağan akışında ilerlerken bir denizkızını aniden karşınızda bulsanız ne hissederdiniz? Üstelik gördüğünüz, toplumun bir parçası olmakta istekli bir denizkızıysa? Ya da bu tesadüfi karşılaşma, planın bir parçasıysa?
Bunting Ailesi’nin sosyetik fertleri, Folkestone sahilinde gezinirken karaya vurmuş bir denizkızına rastladıklarında başlarına geleceklerden habersizce onu “kurtarırlar.” Davetsiz misafir, ismini zarif hareketlerinden alacaktır: “Deniz Leydisi”
Gizemli ve asil hareketleriyle herkesi kendine hayran bırakan Deniz Leydisi’nin amacını bir tek Bayan Bunting çözebilmiştir, “Folkestone’a bu yüzden geldi, bir ruhu almak için!”
H. G. Wells’in gölgede kalan bilimkurgu kitaplarından Deniz Leydisi, hiç şüphesiz onun en esrarengiz kitabıdır. Hayatın gerçekleriyle, hayatın içindeki hayallerin kıran kırana çarpıştığı bu distopyada alışılmış görgü kuralları, gözle görülmeyen hislerin kapanına takılıyor. Türk okuruyla ilk kez buluşan Deniz Leydisi, çarpıcı bir gizemin kapılarını aralıyor.
“Wells’in yazdığı en karmaşık şey!” John Clute
“Deniz Leydisi, hayatın bana verdiğinden daha güzel bir deneyime duyduğum özlemi yansıtıyor.” H. G. Wells