Nuray Gök Aksamaz, 1997 yılından beri şiir, öykü, deneme ve inceleme alanında yayımlanmış kitaplarıyla tanınıyor. Dalgalar ve Zambak’ta göçler, savrulmalar, salgın hastalıklar, depremler ve teknolojik gelişmelerin birey ve aile ilişkileri üzerindeki etkilerini, 1930’lu yılların Cibali’sinden günümüze dek değişik ortamlardaki kadın kimlikleri üzerinden yansıtıyor. Yaşamla ölüm ve ölümle yaşam arasındaki geçişlere, insanın verdiği savaşımın sürekliliğine odaklanıyor öykülerinde. Her koşulda ve zamanda suların akışını yönetmenin önemine ve enerji taşıyan dalgaların işlevine işaret ederken uygarlıklar arasındaki köprülerin sanatsal yaratıcılıkla başka biçimlerde kurulabileceğini de gösteriyor. “Kanalların açık olduğu yerde suların akışını yönetme sanatı yani mühendislik, sanatın olduğu yerde de en azından köprüler vardır!” diyor, sudaki mavi zambak. Çok katmanlı gerçekliğin içinde insanın konumuna ve algısına bağlı olarak yüzleştiği gerçekliği, çağın değişen bakış açısıyla görülebilen olasılıkları vurgulayıp okurda farkındalık yaratıyor. Neden mi? “Kendini gizleyen gerçeğe açılsın diye güneşin yaprakları…”