Bu sürecin mimarı denilmeye herkesten daha layık kişi ise, hiç şüphesiz Recep Tayyip Erdoğan’dır. Türkiye’yi bu tarihi dönemece o sokmuş ve bu dönemeci en sağlıklı şekilde atlatması için gecesini gündüzüne o katmıştır. 90 yıldır gelip geçen hiçbir hükümetin çözemediği Kürt meselesi, eğer bir gün bütün yönleriyle ve büsbütün çözülecek olursa, bunda aslan payı da Recep Tayyip Erdoğan’ın olacaktır.

Baldıran zehiri ile gezen Cumhurbaşkanımız Anaların ağlamadığı, kimsenin ötekileştirilmediği bir güçlü Türkiye yi oluşturmak için tarihin altın harfleriyle yazılacağı lider olmayı çoktan hak etmiştir. Bu sürecin tamamlanması için geriye bir tek şey kaldı: 7 Haziran 2015 genel seçimleri!

Eğer bu seçimlerde Ak Parti, hedeflenen oy çokluğu ile çıkarsa, bambaşka bir Türkiye doğacak. Halkın istediği yeni anayasasını yapmış ve Başkanlık sistemine geçmiş bir Türkiye, siyasi yapı bozukluğundan kaynaklanan birçok meseleyi olduğu gibi, Kürt meselesini de tamamen tarihe gömecek. O gün, Kürd’üyle, Türkü’yle, bütün unsurlarıyla, 23 Nisan 1920’deki Kurtuluş İradesi’ni yeniden canlandırmış bambaşka bir Türkiye ortaya çıkacak.

Ve hiç şüphesiz o Türkiye, dünyanın en önemli güç ve cazibe merkezilerinden biri olacak!