Aslı Reyhanlı yazar olma hayali ile başladığı üniversitenin ilk gününde Rüzgâr Kale’yi görmüş ve o günden itibaren platonik bir aşka tutulmuştur. Umutsuz bir aşka sahip olduğunu düşünen Aslı bir gün Rüzgâr’ın okul kantininde masasına gelmesiyle aşkına karşılık bulacağını anlamıştır. Fakat Aslı’nın farkında olmadığı bir şey vardır; o günden sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.
Şüpheli bir trafik kazası, kundaklama ve cinayet…
Tüm oklar Rüzgâr Kale’yi göstermektedir.
Sevdiği adam bir suçlu mudur yoksa bir akıl hastası mı?
Rüzgâr Kale yakışıklı, yetenekli ve popüler bir gençtir. Aslı ile harika geçen ilk gün randevusunun sonunda bir cinayete tanıklık eder. Bu olay sonrasında zihni eskisi gibi çalışmamaya başlar. Artık kendisini bir ölü olarak görmektedir.
Soruşturmanın netleşmesi için yapılması gereken tek bir şey vardır; yaşananları en başından itibaren en ince ayrıntısına kadar yazmak. Aksi takdirde Rüzgâr bir suçlu olarak hüküm giyecektir.
Akıl oyunlarının gölgesinde aşkı ve gerçekleri sorgulatacak bir yüzleşme başlar. Aslı ve Rüzgâr tüm gerçekleri yazarken geçmişi bir kez daha yaşayacaktırlar.