“Yıllardır görmediği bu ismi görmek bile, onu sarsmıştı. Bir yandan onu ne kadar özlediğini anlamış, adımlarını hızlandırmıştı. Bir müddet çantasını yere koyup mezarının yanı başına oturdu. Harfleri, mermer taşları, nemli toprağı uzunca inceledi. Öylece bakakaldı. Toprak, soğuk bir duvar gibi oradaydı. Keşke bir saniye de olsa, açıp bakabilseydi. Bir kez gözünün önüne getirebilseydi. Artık içinde onu yiyip bitiren suçluluk yerine, katıksız bir özlem duyuyordu. Ölüm, hiçbir zaman değişmeyecek bir ‘Hayır’ cevabıydı.”
Suçluluk duygusu size neler yaptırabilir? Ya en büyük düşmanınız kendiniz ise?
Kendini cezalandırmak için yemeklerle savaşan, bedenine düşman olan genç bir kadın … Berrak. Bulimia nervoza hastalığı tarafından esir alınan Berrak, hayatının en karanlık anında umudu yeniden keşfetme yolculuğuna çıkıyor. Çınarın Gölgesi, insanın gücünü ve azmini kutluyor. Acı dolu bir geçmiş ve belirsiz bir geleceğin gölgesi altında sıkışıp kalan insanları karanlığın derinliklerinden ışığın parlaklığına taşıyor. Kendini kabul etmenin, yaraları sarmanın ve yeniden ümit edebilmenin hikayesini keşfedin.