Genel manada vahiy meleği olarak bilinen Cibrîl’in meleklere iman konusu içerisinde yer alması ve gaybî bir konu olması hasebiyle onun bilinirliği konusunda eksikliklerin bulunduğu kanaatindeyiz. Cibrîl, sadece vahyi getiren bir ulak veya postacı mı yoksa vahyi getirmesiyle başlayan ve yirmi üç seneye yakın devam eden bir dost, bir arkadaş mı? Cibrîl’in Hz. Peygamber ile iletişimleri nasıldı?Hz. Peygamber onu aslî sûretinde bir melek olarak mı yoksa bir insan olarak mı görüyordu? Daha önce Hz. Meryem’e görünen Cibrîl, Hz. Peygamber’in ashâbına da göründü mü? Göründü ise nasıl bir insan sûretinde göründü yoksa sadece Dihyetu’l-Kelbî sûretinde mi göründü? Rivayetlerde Cibrîl nasıl tanımlanmaktadır? Bu ve benzeri soruların cevaplarını öncelikle hadis kaynaklarında olmak üzere tarih ve siyer kaynaklarında araştırmaya çalıştık.