Kadı ne kadar konuşursan konuş hep aynı yerdedir. *Bey yargılanamaz.* Bekir şu adamı biraz daha anlamak ister. *Kadı da yargılanamaz öyle mi, bey denen o soytarı nerede, nereye kaçırdınız, ya da nerede saklıyorsunuz?* Kadı çok vurduduymaz, hala kendisini beyin yargıcı zannediyor ki adam bir kibir abidesi. *Bilsek te söylemeyiz.* Bekir adamlara bakar, burada emniyette olduğundan emin.
*Şimdi benim adaletim başladı mı bülbül gibi ötersiniz, beyinizin zindanından başlayalım, eseriniz olan zindan. O zindanda eseriniz olan o kafatasları, iskeletler, insan kemikleri arasında bir gece geçirirseniz yeter, ne dersiniz, ya da jandarmaya vereyim adalet yerini bulsun, hangisi, bey denilen o şarlatan nerede*
*Bekir üçüne de bakar. *Son defa soruyorum, bey iblisi nerede? Kendi yarattığın o zindana girdin mi zaten bir daha çıkamazsın, hiç düşünmedin değil mi? Yarattığınız o adalet bir gün gelecek sizi yargılayacak, kurduğun adaletinizle yargılanacaksınız, o zindana attığınız adamların etlerini, o insan başı büyüklüğündeki cardonların nasıl lime lime edip yiyip bitrdiyse, sizi de bitirecek, bu sizin adaletiniz.*