İnsan kendini ilk fark ettiği günden beri, ruhuna ilk dokunduğu, kendine ilk merhaba dediği günden beri aradığı tek şey var olma sebebidir. “Ben neden bu dünyadayım?”, “Benim yeteneklerim ne?”, “Benim bu dünyadaki görevim ne?” soruları kafasını hep kurcalar durur. Bunu içindeki öğrenme merakı ve hazla aramaya koyulur.
Bazen bu arayışı dışardan gelen bir motivasyon için; anneden, babadan, öğretmeninden gelen bir “aferin” için ya da yakın çevresi tarafından beğenilmek için yaptığını sanır. Oysa bu tamamen varoluşunun dünyaya katkısını arayıştır. Ve bu nedenle de aslında en çok aradığı şey, en çok bulmaktan keyif aldığı, bulduğu zaman da yapamayacağı hiçbir şey olmadığına inandığı ama aynı zamanda bulduktan sonra az da olsa kaybetmekten korktuğu; kaybetmemek için neler yapabileceğini hem zihnen hem aklen hem de kalben düşündüğü özgüvenidir.
Doğduğumuz günden beri aradığımız ve bulmaya çalıştığımız en kıymetli şey özgüvenimizdir. Özgüvenin de temeli kendini tanımaktır. Kendini tanımakla başladığımız bu yolculukta özgüvenimizi kucaklamaya ve kendimizle buluşmaya hazır mıyız?
Bu kitap senin için hazırlandı. İlk adımı at, kendi seyrüseferini gerçekleştirmek için doğru zamandasın ve “ BULUŞ KENDİNLE” tanış evrenle…