Tükendi
Stok AlarmıBüyükannemden zevkle dinlediğim, yıllar içinde benimle birlikte büyüyen ve daha anlamlı hâle gelen bir masalı sizlere anlatmak istiyorum. Çocukken dünyanın nasıl olduğu ya da nasıl oluştuğu ile ilgili birçok sorumuz oluyor. Etrafımızı anlamaya çalışırken neyin üzerinde yaşadığımızı, yaşadığımız yerin neye benzediğini düşünüp duruyoruz. Uzaydan çekilen fotoğraflardan Dünya’nın neye benzediğini bilmeyenimiz yok. Bugün uzayı ve gezegenleri, karadelikleri anlamaya çalışırken eskilerin hikâyeleri hâlâ bize çok şey anlatıyor. Bu masalları ister gerçek manalarıyla dinleyin, ister kendi hayal gücünüzde kaybolun ve yeniden kendinizi bulun, ister hiç düşünmeden öylece durun.
İçinde türlü manalar barındıran evrenin, dünyanın hatta insanın zamanla dengesini kaybetmesi, yeniden hayat bulması ve dengeye gelmesiyle ilgili masallarımız olması gerektiği gibi hep bir tekerlemeyle başlar: Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, develer tellal iken, pireler berber iken, ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken...