Milyarlarca insanın yaşadığı bu evrende hep beraber olsak da ve neredeyse insan sayısı kadar fiziksel fark, karakter ve mizaç farkları bulunsa da insanın varoluş mücadelesi en temel mücadelesi aslında.
Evrenden kendi hayatımıza doğru baktığımızda çıkmazlar, kayıplar, acılar, sahip olunamayanlar, tutunma çabaları ve hastalıklar hep aynı. Yalnızlık insana görmenin, bilmenin, bulmanın yollarını açsa da yanıbaşımızdaki bir sesin bize nefes olması aynı.
Hikâyeler’de satır aralarında pek çok soru ve cevabı gizli. Dayatılanlar mı, bizim kendi irademizle istediklerimiz mi? Kimine göre küçük kimine göre kocaman bir sorunun farklı zihinlerde çarpışması ile gözümüzde büyüyen çıkmazların aslında yanı başımızda olan yolları... Umutsuzluğun karşısındaki umut! Ölümün karşısında yaşam!
Kıyıda kalmış ama daha çok kıyıda hissetmiş yaşamların gerçekleri, bazen gölgeleri, ölü bedenleri, tekrar dirilişleri var her bir karakterde, bu Hikâyeler’de.