Kulaklarında tamtam, belleğinde çeşitli renk ve türden mask; büyücüler, büyüler. Bunlara Paris’te yaşayan çağdaş bir şair olmasını da eklersek, dilinin bir André Breton’unkinden daha zorlu olması anlaşılır. Yani bir yandan ihtilallerin Paris’i… Diğer yandan doğduğu Afrika. Demek sonuçta bir kültür mozaiği Aimé Césaire’inki.
Ancak onun bu özelliğidir ki yine onu diğer üstgerçekçilerden ayırır. Yani şairin öfkesi şiirlerinde Afrika’nın başkaldırısını, özgürlük ve bağımsızlık için başkaldırısını kapsar ve şiirdeki derin yapı, özünü bu anlamda Afrika’nın ve Martinik’in gerçekliğinden alır. Öfke bir kıtanın isyanına dönüşür.
- Metin Cengiz